ZAGOR 'dan mektup var
Sevgili Hüseyin MERT, Ekte, Zagor'un yaratıcısı büyük usta Gallieno Ferri'nin 2010 sonbaharında İstanbul'a geldiğinde benim için özel olarak çizdiği "Zagor" illüstrasyonunun yüksek çözünürlükte bir taraması, ilaveten Zagor'u günümüzde çizen ikinci nesil sanatçılardan, Ferri'nin çırağı Marco Verni'nin yine bana çizdiği bir başka Zagor illüstrasyonu var. Her ikisinin orijinalleri de bizim akademide duvarda asılı. Önlü ve arkalı iyi kalite taramalarını da arşivinde bulunması için sana gönderiyorum. Her ikisi de Zagor'u yayımlayan Bonelli şirketinin orijinal mühürlü çizim kağıtlarına çizildiler. Bu arada, iki ustayla çektirdiğimiz resimleri de ekledim.
Umarım bu küçük hediyelerimi beğenirsin.
Selam ve sevgilerimle...
LEVENT ÇAKIR
|
LEVENT ÇAKIR (1950 Edirne)/Akrobat - Dublör - Oyuncu/ Edirne'de doğdu.Gerçek adı "ŞÜKRÜ OCAK"tır.Gözlerinin renginden ötürü küçük yaşlardan itibaren "ÇAKIR" lakabı takıldı ( Yener ÇAKMAK )
Öte yandan, gerçek adı olan “Şükrü Ocak”ı bırakıp, “Levent Çakır”a geçişi de yine aynı dönemde olacaktı emektar aktörün… Akıl hocalığını yapan bir başka Yeşilçam yapımcısının önerisiyle, 1960′ların sonlarından itibaren perde adı olarak, çakır gibi masmavi gözlerinden gelen bir esinlenmeyle “Levent Çakır” müstearını kullanmaya başlamıştı.
Çakır’ı “uçuran” ve Türk sinema izleyicisine gerçek anlamda tanıtan asıl büyük rol ise 1970′de gelecekti. O günlerde, çizgi roman severlerin İtalyan kökenli bir kahraman olan “Zagor”un serüvenlerine büyük bir ilgi duyduğunu fark eden dönemin eli çabuk yönetmenlerinden Nişan Hançeryan, Tual Film’in sahibi Hasan Tual nâmına çekmeyi planladığı iki “Zagor” filmi için bu popüler karakteri beyazperdede canlandıracak uygun fizikli bir aktörün arayışı içindeyken, henüz 20 yaşındaki Çakır ile karşılaşacaktı. Teknik dövüşü hiç bilmeyen, yerde iki takla atsa bir hafta hasta yatan çıtkırıldım jönlerle dolu bir piyasada, Edirne’nin yetiştirdiği bu çevik, yağız ve bol kaslı delikanlı, şirket olarak tam aradıkları adamdı. Sonuçta, çiçeği burnunda başrol oyuncusuyla kombine bir sözleşme imzalandı ve o yılın ilkbaharında, Antalya-Kemer civarlarında akıllara zarar bir bütçe eşliğinde önce “Zagor: Kara Bela”, hemen ardından da “Zagor: Kara Korsan’ın Hazineleri” çekildi.
Ardı adına gösterime sunulan her iki “Zagor” filmi, 1970 yılı boyunca Türk sinemasının gişede altın yumurtlayan tavuklarına dönüşürken, dünya sinema tarihine de ilk (ve hâlâ tek) Zagor uyarlamaları olarak geçtiler. Başrol oyuncusu Çakır’ın, dönemin hasılat rekorlarını kıran bu iki filmden aldığı başrol ücreti ise, (bana verdiği rakamları bugünün rakamlarına uyarladığımda) film başına 3′er bin Lira’dan toplam 6 bin Lira’ydı.
Çakır’ın o dönemde çektiği filmler arasında, şimdilerde Hollywood yapımcılarının “Bu Türkler nasıl da deli bir milletmiş yahu” diyerek şaşkınlık içinde izledikleri, Amerikalı sinemacıların aklına gelmeden çok önce bizim aklımıza gelen ilk “Yarasa Adam” (Batman) ve ilk “Kızılmaske” (Phantom) gibi çizgi roman uyarlamaları da bulunmaktadır. (Sinema tarihinin ilk “Batman” uyarlaması / Yıl 1971, Türkiye / “Süper Adam” / Yönetmen: Cavit Yürüklü… Sinema tarihinin ilk “Phantom” uyarlaması / Yıl 1971, Türkiye / “Kızıl Maske’nin İntikamı” / Yönetmen: Cavit Yürüklü)
Her dakikası sinemaya adanmış, yaklaşık 50 yıllık müthiş bir kariyer… Setlerde yaşanan kazalardan hurdaya dönmüş bir vücut… Dünya sinema tarihine geçecek bir özgünlük ve cesaret içinde, hiç bir güvenlik önlemi alınmadan çekilmiş yüzlerce aksiyon sahnesi… Hem kendisi tarafından bizzat yetiştirilmiş nice dublör ve figüran, hem de yeri geldiğinde tehlikeli sahnelerden korunmuş nice ünlü oyuncu… (Ki bunlardan en önde geleni de yıllarca dublörlüğünü üstlendiği Cüneyt Arkın’dır.)
Sinemamıza yaptığı bütün bu hizmetlerin karşılığında ise halen SGK güvencesine sahip olmayan, bir emekli maaşı bulunmayan, hatta hatta bu emekleri için şimdiye kadar simgesel bir plakete dahi lâyık görülmemiş 61 yaşında bir “kült oyuncu”… Edirne’deki müstakil bir evde, yaşlı anacığıyla birlikte yaşayan gerçek bir Yeşilçam kahramanı… ÖTEKİ SİNEMA - MAKİNE DAİRESİ
|